DİSİPLİN CEZASI ALINCA YARGIYA TAŞIDI
Bir lisede beden eğitimi öğretmeni olarak görev yapan başvurucu, aynı zamanda bir sendikanın yönetim kurulu üyesi ve şube sekreteri olarak görev yapmaktaydı. Sendika temsilcisi olarak katıldığı bir toplantı sonrasında, il milli eğitim müdürünün toplantıdaki tavrına yönelik eleştirel bir paylaşım yaptı. Bu nedenle aldığı disiplin cezasını yargıya taşıyan başvurucu sonuç alamayınca dava Anayasa Mahkemesi'ne taşındı.
ANAYASA MAHKEMESİ'NDEN KARAR
İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar veren Anayasa Mahkemesi kararında, "Devlet memurlarının da birer birey olduğu, siyasi görüş sahibi olma, ülke sorunlarıyla ilgilenme, tercih yapma gibi sosyal yönlere sahip olma haklarının bulunduğu şüpheden uzaktır" tespitini yaptı.
'ELEŞTİRİ YAPABİLİR'
Kararda devlet memurlarının ifade özgürlüğünün sınırlarını da çizen yüksek mahkeme, devlet memurlarının "gizli kalması gereken bilgileri açıklamama, siyaseten yansız olma, dengeli olma ve görevini aksatmama" kaydıyla ifade özgürlüklerini kullanarak eleştiride bulunabileceklerine hükmetti.
'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ PEŞİNEN FEDA ETMELERİ ANLAMINA GELMİYOR'
Kararda son olarak, "Kamu görevlilerinin sahip oldukları statüden kaynaklanan bazı sınırlamalara tabi olmaları ifade özgürlüğü gibi temel bir özgürlüğü peşinen feda etmeleri gerektiği anlamına gelmemelidir" denildi.