Sayıştay'ın 2019 yılı denetim raporu ve çözüm önerilerimizi "MEB Raporu ışığında, norm fazlası öğretmen sorunu ve çözüm yolları" dosyamızda geniş bir şekilde analiz etmiştik. Bu dosyamızdaki tespit ve sorunların bakanlıkça dikkate alınarak uygulamaya konulması bir çok sorunu çözecektir.
PEKİ, SAYIŞTAY'IN DA TESPİT ETTİĞİ SORUN NEREDEN KAYNAKLANMAKTADIR?
Öncelikle belirli il ve ilçelerde norm kadro fazlası öğretmen birikmesinin ana nedeni MEB'in il emri uygulamasından kaynaklanmaktadır. MEB üzerindeki kamuoyu baskısını azaltmak için popülist politikalarla dönem dönem özür durumu yer değiştirmelerde norm kadro fazlası öğretmenlerin il emrinde birikmesine oluşmasına yol açmış zaman içerisinde de yer değiştirme atama iptalleri, il emri uygulaması vb. durumlarda kuralsızlığı kural haline getirmiş ve paydaşlarca önerilen çözüm önerilerine kulak tıkaması sonucunda Sayıştay'ca yukarıdaki dosyamızda yer verdiğimiz tespit edilen durum hasıl olmuştur.
İL/İLÇE EMRİ NEDİR?
Özür durumuna bağlı yer değiştirme isteğinde bulunacak öğretmenlerden tercihlerine yerleşemediği takdirde ilan edilen diğer eğitim kurumlarına tercih dışı kura ile atanmayı kabul etmeleri halinde bu eğitim kurumlarına da atanamadıkları takdirde, oluşabilecek ihtiyaç halinde eğitim kurumlarına atamaları yapılmak üzere özrünün bulunduğu il/ilçe emrine atanma hakkına il/ilçe emri denilmektedir.
Bu durum 652 Sayılı Özel Barınma Hizmeti Veren Kurumlar Ve Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin "Atamalar" başlıklı 37. maddesi 6. fıkrasında ise; "(6) Öğretmenlerin atamaları Bakanlıkça il/ilçe emrine veya doğrudan eğitim kurumuna yapılır. Bakanlıkça il/ilçe emrine atama yapılması halinde, öğretmenlerin atandıkları ildeki görev yerleri, hizmet puanları ve yeterlikleri dikkate alınarak il milli eğitim müdürünün teklifine göre valilerce belirlenir." şeklinde yer almaktadır.
İL İÇİ ÖZÜR DURUMU YER DEĞİŞTİRME SORUNU ÇÖZÜM BEKLİYOR
Bu yıl da özür durumu yer değiştirmelerinde il emri uygulaması verildi, il dışından yer değiştirmeye başvuran öğretmenler, özürlerinin bulunduğu illerin il milli eğitim müdürlükleri emrine artandılar. İllerde bu öğretmenleri, özürlerinin bulunduğu ilçe milli eğitim müdürlüklerine atmalarını yaptılar.
Fakat iki ilden daha uzak ilçelerde çalışmaya mahkum edilerek aile bütünlüğü bozulmuş öğretmenler ise halen özürlerinin bulunduğu ilçelere gelemediler. Çünkü il içindeki özür durumu öğretmenlerin özür durumu yer değiştirmelerinde başvuru hakkı var ama bu hakkın kullanılacağı boş kontenjan yok. Bu insanlara göstermelik başvuru hakkı verilip yer değiştirmelerine imkan verilmeyerek büyük bir haksızlığa ve adaletsizliğe imza atılmaktadır.
Özrünün bulunduğu ilçeye atanmayan öğretmenler, özrünün bulunduğu ilçe ile görevli olduğu ilçe-köyü arasında gidiş geliş yapmaktadır. Bu öğretmenlerden bu durumu 4-5 yıldır yaşayanlar bulunmaktadır.
Gidiş geliş yapan bu öğretmenlerimiz; 50-100-150-200 km ve hatta daha üstü olan uzun yollar ve saatler sonra ailelerine kavuşmaktadırlar.
MEB, artık bu öğretmenlerin aile bütünlüğü konusuna daha ciddi yaklaşmalı, il içinde başvuru yapmış ama yer değiştirme şansı olmayan öğretmenlerimize ulaşım imkanı göz önünde bulundurularak bir çözüm bulunmalıdır. Bazı il milli eğitim müdürlükleri bu sorunu geçici görevlendirme ile çözmekteler. Fakat yıllardır biriken bu il içi özür durumu sorunu yaşayan öğretmenlerimiz son bir kez özürlerinin bulunduğu ilçe milli eğitim müdürlükleri emrine atanarak çözülmelidir.
KALICI ÇÖZÜM YOLLARI NELERDİR?
ÖNCELİKLE YÖNETMELİĞE GÖRE YANLIŞ ÇALIŞMAKTA OLAN NORM KADRO MODÜLÜNDEKİ BİLGİSAYAR YAZILIMI DÜZELTİLMELİDİR
MEB'de yer değiştirmeler artık tıkanmış durumdadır. Her yer değiştirme bir önceki dönemden daha da zorlu olmaktadır. Bu konuda MEB'in yapması gereken "Norm kadro modülündeki yazılım kesin yanlış çalışıyor." haberimizde yer verdiğimiz üzere yanlış çalışılan norm kadro yazılımı düzelterek özür durumu ve il içi-il dışı yer değiştirmelerde mağduriyet yaşayan öğretmenlerimizin sorunu çözmektir.
Fakat Bakanlık Ankara'dan konuya şöyle bakmaktadır; bölge normundaki öğretmen diğer okullardaki artık derslere girer mantığıyla bu sorunu görmezden gelmektedir. Halbuki bölge normundaki öğretmenin haftalık derslerinin çakışmadan planlanamaması okullar arası koordinasyonun sağlanamaması, okullar arası uzaklık (öğretmen bir okuldan dersten çıkıp diğer okula nasıl yetişecek) vs nedenleriyle okullardaki norm verilmeyen derslere yani 21 saatten 42 saate kadar olan ders yüklerine, genellikle yöneticiler, yakın alandaki öğretmenler ve ücretli öğretmenler derse girmektedir. Bu durum dersler de verimi azaltmaktadır.
Çünkü; Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yönetici ve Öğretmenlerinin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmeliğine istinaden çalışması gereken Norm kadro modülündeki yazılım Genel Bilgi ve Meslek Dersleri Öğretmenleri norm kadrosunda; 42 saatin üstündeki ders yüklerinde her 21 saate bölge normunu çalıştırarak norm vermesi gerekirken, 42 saatin altındaki ders yüklerinde çalışarak, norm kadro vermesi gereken ara saatlerdeki ders yüklerine norm verilmesine engel olmaktadır.
Norm kadro modülündeki yazılım Atölye ve Laboratuvar Dersleri Öğretmenleri norm kadrosunda; 201 saatin üstündeki ders yüklerinde her 40 saate bölge normunu çalıştırarak norm vermesi gerekirken, 201 saatin altındaki ders yüklerinde çalışarak, norm kadro vermesi gereken ara saatlerdeki ders yüklerine norm verilmesine engel olmaktadır.
Yönetmelik hükümlerindeki ders yükleri istisnai durum sayılarak Genel Bilgi ve Meslek Dersleri Öğretmeni Norm Kadrosunda 42 saate kadar olan ders yüküne ve Atölye ve laboratuvar öğretmeni norm kadrosunda 201 saate kadar olan ders yüküne de bölge normunun uygulanmaması gerekmektedir. Bakanlığın bu konuda acilen düzenleme yapması gerekmektedir.
Norm kadro yazılı doğru çalışırsa on binlerce öğretmen ihtiyacı ortaya çıkacak olup norm kadro fazlası öğretmen sorunu da ortadan kalkacaktır.
TÜM YERDEĞİŞTRMELERDEN ÖNCE (İLK ÖNCE) İL İÇİ ÖZÜR DURUMU YER DEĞİŞTİRMELERİ YAPILMALIDIR
Özür durumu atamaları il içi ve il dışı olarak ikiye ayrılmalı ve öncelikle İl içi özür durumu yer değiştirmesi tüm kontenjanlar açılarak valiliklerce tüm yer değiştirmelerden önce hatta norm kadro fazlası atamalarından önce yapılmalıdır.
Böylece il içinde uzun yıllarda ataması yapılmayan öğretmenlerimizin bir kısmının olsun ataması yapılır. Onların boşalttığı kadrolara da il dışı özür grubu öğretmenlerimizin ataması yapılabilir.
İLİN TÜM İLÇELERİ EŞ DURUMU ÖZRÜNE AÇILMALIDIR
İlin tüm ilçeleri atama tercihine açılabilir. Böylece ailelerine çok uzak mesafelerde çalışan arkadaşlarımızın ailelerine bir adım daha yakın mesafede olması sağlanabilir. Şuan öğretmenler sadece büyükşehirlerde adreslerinin veya eş özrünün olduğu ilçeye tercihte bulunabilmektedirler.
Hatta yakın ilin ilçelerini tercih etme hakkı bile verilerek bir çok sorun ortadan kaldırılabilir.
MEB, MEVCUT NORM KADRO FAZLASI ÖĞRETMENLERİ KENDİ İÇİNDE VEYA DİĞER BAKANLIK KURUMLARINDA ÇALIŞMASININ YOLLARINI ARAMALIDIR/p>
İlgili mevzuatlarda değişiklikler yapılarak norm kadro fazlası öğretmenlerin branşlarına ve kabiliyetlerine uygun MEB ve bakanlık dışındaki devlet kurumlarında maaş karşılığı ve ek ders karşılığı görev yapabilmelerine yönelik yeni yapılar oluşturulmalıdır.
Örneğin okul kütüphanelerinde veya devlet kütüphanelerinde, okullarda etüt faaliyetlerinde, internet kafelerin kontrol ve denetiminde, müzelerde, yurt ve pansiyonlarda sürekli olarak, gençlik ve spor genel müdürlüklerinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı kurumlarında, devlete bağlı huzur ve bakımevlerinde, devlete bağlı kreşlerde norm kadro fazlası öğretmenler görevlendirilerek maaş ve belirlenen bir miktar ek dersleri ödenmelidir. Bu çözüm her türlü yer değiştirmeler ile özür durumunda yaşanan kontenjan sorunlarını da ortadan kaldıracaktır.
MEB, ÖZÜR DURUMUNDA SIRAYA ALMA SİSTEMİNE GEÇMELİ, SAĞLIK BAKANLIĞINI ÖRMEK ALMALIDIR
Mazerete bağlı yer değişikliği işlemlerinde, boş kontenjan ve hizmet puanı yetersizliğinden dolayı özür durumu giderilemeyen hem kadrolu hem de sözleşmeli öğretmenlerimiz ailelerinden uzakta görevlerini yerine getirmekte olup, aile birliği sağlanamadığı için büyük mağduriyetler yaşanmaktadır. Sözleşmeli öğretmenlere mazerete bağlı yer değişikliği hakkı tanınmaması, sözleşmeli öğretmenler için çok sayıda mağduriyeti de beraberinde getirecek olup, bu durum Anayasa'nın hukuki güvenlik ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu nedenle, mazerete bağlı yer değişikliği işlemlerinde sözleşmeli öğretmenlere de hak tanınması gerekmektedir.
İller arası yer değiştirmeler sadece boş kontenjanlar ölçüsünde yapılmakta, ilde boş kontenjanın sınırlı olması halinde pek çok eğitim çalışanı yer değiştirememektedir. Hizmet puanı yetersizliğinden atanamayan öğretmenlerimiz bulunmaktadır.
Anayasanın koruması altındaki aile birliği ve bütünlüğünün devamının sağlanması açısından toplumu oluşturan ailenin bir arada tutulması istisnasız olmalı ve özür grubu yer değiştirmelerinde sıraya alma sistemine geçilmelidir.
Şöyle ki; Sağlık Bakanlığında özür durumu yer değiştirme işlemlerinde personelin atandığı ilde fiilen bir yıl çalışma ve adaylığın kalkması şartı aranmamakta ve başvurular özrün gerçekleştiği anda yapılabilmekte ve bir haftada sonuçlandırılmakta iken Milli Eğitim Bakanlığında özür durumu yer değiştirme işlemlerinde adaylığın kaldırılması ve yer değiştirme dönemlerinde hazırlanan kılavuzlara göre 1 yıl çalışma şartı bulunmakta ve başvurular sadece bakanlığın ilan çıktığı Ağustos-Şubat aylarında yapılabilmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı da Sağlık Bakanlığında olduğu gibi özür durumlarına bağlı yer değiştirmeleri özrün gerçekleşti an başvuru alınarak yapılmalı fakat özür durumu titiz bir şekilde araştırılmalıdır.
Sağlık ve aile özründen yer değiştirmelerde bu durumların doğru olup olmadığı yer değiştirdikten sonra titizlikle araştırılmalıdır. Anne ve baba sağlık özründen den dolayı bir evladın yer değiştirmesi kuralı getirilmeli ve aile ve sosyal politikalar bakanlığı tarafından takibi yapılmalıdır.
Bu amaçla özür durumuna bağlı yer değiştirme suretiyle atamaların norm kadro açığı bulunan eğitim kurumlarına doğrudan yapılmalı, alanında norm kadro açığı bulunmaması veya hizmet puanı yetersizliği nedeniyle yer değiştirme suretiyle ataması yapılamayan öğretmenler norm kadro açığı çıkana kadar sırada beklemelidir. Norm kadro açığı çıktığı anda ise ataması hemen yapılmalıdır.
İL İÇİ TAYİNLERDE SIRA SİSTEMİ YENİDEN GETİRİLMELİDİR
Mülga 06.05.2010 tarihli ve 27573 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 34/1. maddesinin "İsteğe ve zorunlu çalışma yükümlülüğüne bağlı yer değiştirme suretiyle atamalar" başlıklı 34.maddesinin 1.fıkrasında;" İl içinde yer değiştirme talebinde bulunan öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamaları, tercih ettikleri eğitim kurumları itibarıyla yapılan sıraya bağlı olarak haziran ve ağustos aylarında birer kez olmak üzere eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacı çerçevesinde hizmet puanı üstünlüğüne göre gerçekleştirilir. Ataması yapılamayanların sıraları ağustos ayı sonu itibarıyla iptal edilir." denilmekte iken, 17.4.2015 tarih ve 29329 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde sıraların çalıştırılması ile ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Eğitim kurumlarında, öğretmenlerin il içi yer değişiklikleri, emeklilik, ölüm gibi nedenlerle boşalan normlara atanmak için bekleyen öğretmenlerimiz, sıralar çalıştırıldığında norm açığı bulunan eğitim kurumlarına yer değiştirebilecek ve açık normlar bu şekilde hakkaniyete uygun olarak doldurulacaktır. Daha önceki düzenleme olduğu gibi, Yönetmelikte sıraların yılda iki kez çalıştırılmasına yönelik değişiklik yapılması gerekmektedir.
MEB, BECAYİŞE İZİN VERMELİDİR
Devlet memurlarına "Farklı yerlerde çalışan aynı sınıftaki memurların, karşılıklı yer değiştirerek atanmalarını istemeleri" anlamına gelen "Karşılıklı Olarak Yer Değiştirme" yani "becayiş" hakkı verilmiştir. Fakat yer değiştirme yönetmeliklerinde "becayiş" hakkı ve şartlarına yer verilmediğinden Milli Eğitim Bakanlığı personeli becayiş haklarını kullanamıyorlar. Becayiş hakkının verilmemesi yasal ve hukuki değildir.
Norm kadro, zorunlu hizmet, hizmet puanı gibi birçok unsurdan dolayı öğretmen nakil işlemlerine bir standart getirilmiş olsa da, bu uygulamalar nedeniyle nakil işlemleri büyük ölçüde de sınırlanmıştır. Bu sınırlamaya, "becayişe izin verilmemesi" uygulaması da eklenince, nakil işlemlerinin gerçekleştirilmemesinden kaynaklanan büyük bir hizmet kaybı meydana gelmektedir. MEB'in artık bu anlamsız uygulamaya bir son vermesi gerekmektedir.
En azından özür durumu olup farklı ilçelerde görev alan öğretmenler karşılıklı yer değiştirdiklerinde özür durumu sorunları da çözülmüş olacaktır.
Ahmet KANDEMİR
Güncelleme Tarihi: 11 Şubat 2023, 01:48